Örümcekler, dünyanın her yerinde yaşayan ve eklem bacaklılar grubunda yer alan böceklerdir. Kendi aralarında 10 binlerce türleri vardır. Takriben 60-70 bin arası örümcek türünün olduğu söyleniyor. Her örümceğin yapı ve büyüklüğü ayrı olsa da genel özellikleri genellikle aynıdır. Bütün örümceklerde vücut; baş, göğüs ve gövde olmak üzere 3 kısımdan oluşur. Örümceklerin başucunda iki adet antenleri vardır bu antenler hem iletişim amaçlı kullanılır hemde besin bulmaya yarar. Erkek örümceklerde aynı zamanda cinsel organ olarakta kullanılmaktadır. Ağız etrafında 2 adet kıskaç ve zehir akıtan birde iğne vardır.
Diğer haşerelerden farklı olarak baş bölgesinde 4 adet göz bulunmaktadır. Örümceklerin gözleri mükemmel bir görüşe sahiptir. Besin bulmada ve ağ örmede milimetrik hata yapmazlar çünkü ağlarını örerken tüm ipliklerini belli açılar ile örerler. Örümcek ağını, avını yakalamak için kullanır. Örümcek türlerinin bazılarının vücutları tüylerle kaplı bazılarında ise vücut düz ve pürüzsüzdür. Örümceklerin boyları birkaç mm den tutunda 30 - 40 cm kadar olabilir. Solunum sistemi ve organı diğer kara hayvanlarından farklıdır. Solunum organı örümceğin vücudu altında katmanlar halindedir. Solunum organının ötesinde de ağları ören ve ağ üreten bir sistem bulunur. Buradan ağlarını istediği yere fırlatır.Örümcek ağında belli bölgelerde yapışma özelliği vardır. Bu özellik sayesinde ağ değdiği yere yapışır. Ağlarını ortama bağlı olarak belli noktalara besinin türüne bağlı olarak örer. Bu ağlarına gelen her türlü canlıyı besin olarak kullanırlar. Her örümcek türünün ağ kalınlığı ve büyüklüğü değişebilir. Besin olarak her türlü haşerelerden tutunda daha büyük canlılara kadar beslenirler. Örümcekler, ağına düşen canlıya ulaştığında ağızlarındaki kıskaçları ile önce canlıyı ısırır ve zehirli iğnesi ile bu canlıyı zehirler. Isırmasından sonra canlının içindeki tüm organları eriyerek bir bulamaç haline gelir. Daha sonra bu avının bulamaç haline gelen iç organlarını içerek kendini besler. Örümcekler aç gözlü hayvanlardır sürekli beslenme ihtiyacı hissederler. Hatta kendi türleri arasında bile birbirlerine saldırırlar.